Felsefe taşının gizlerini bilen Simyacı…

Felsefe taşının gizlerini bilen Simyacı…

Kapıda, dükkânda birçok yabancı dil konuşulduğunu belirten bir tabela asılıydı.

Delikanlı tezgâhın gerisinden birinin çıktığını gördü.

– “İsterseniz, dedi, bu vazoları temizleyebilirim. Bu durumda hiç kimse satın almak istemez bunları.”

Tüccar hiçbir şey söylemeden delikanlıya baktı.

– “Buna karşılık, karnımı doyurmam için bana bir şeyler verirsiniz, tamam mı?

Adam konuşmuyordu. Delikanlı kararı kendisinin vermesi gerektiğini anladı. Heybesinde yamçısı vardı, çölde ona gereksinimi olmayacaktı. Yamçıyı çıkardı ve vazoları silmeye başladı.

Yarım saat içinde, vitrinde bulunan bütün kristalleri silmişti. Bu süre içinde, iki müşteri gelip birçok billuriye aldı. Her şeyi temizleyince dükkân sahibinden yemek için bir şeyler vermesini istedi.

– “Haydi yemeğe gidelim” dedi billuriye tüccarı.

Kapıya bir tabela astı ve yokuşun sonunda bulunan küçük bir aşevine gittiler. Aşevinde bulunan tek masaya oturdukları zaman billuriye tüccarı gülümseyerek konuştu:

– “Aslında herhangi bir şey temizlemen gerekmezdi. Kuran’ın yasası aç insanları doyurmayı buyurur.”

– “Peki öyleyse neden benim bunu yapmama izin verdiniz?” diye sordu delikanlı.

– “Çünkü kristaller kirliydi. Ve ikimizin de kafamızdaki kötü düşünceleri temizlememiz gerekiyordu.”

Endülüs’lü çoban Santiago’nun destansı hikayesini anlatan 166 sayfalık bu kitap, halen Dünya’nın en fazla satılan kitapları arasında.

Birçok insan her başı sıkıştığında Simyacı’yı okumaya devam ediyor. Çünkü Simyacı sadece bir roman değil, karanlıkta yol gösteren, kılavuzluk eden bir baş yapıt.

Halen aranızda ince ama hayatınıza dokunabilecek kadar kudretli bu kitabı okumayanınız varsa acele etmeli. Bir şeyler yolunda gitsin veya gitmesin, anlamak veya anlaşılmak için Simyacı’yı edinin ve okuyun…

Hatırlatmakta fayda var. Paulo Coelho gibi bir yazarın Simyacı ile hayatınıza girmesi yazarın diğer kitaplarına karşı ön yargı ile yaklaşmanıza, tedirginlikle elinize almanıza sebep de olabilir.

Simyacı’dan sonra yazarın diğer kitaplarına çok uzun bir süre ellerinin gidemediğinden bahsediyor iyi okuyucular.

Bu yazarın diğer kitaplarının kalitesiz olduğu anlamına gelmez. Paulo Coelho’dan bahsediyoruz.

Fakat bir gerçek var ki, yazarın bir zirvesi varsa, o Simyacı’dır…